Soğuk ve çetin geçen bir kış mevsiminin ardından bahar yüzünü göstermeye başlamıştı. Güneş için doğma ve çiçekler için açma zamanıydı. Kuşlar cıvıldamaya, kelebekler uçmaya, arılar ise vızıldamaya başlamıştı. Bal arıları çoktan ortaya çıkmış ve çiçekten çiçeğe konarak bal özü topluyorlardı. Bu durumu fark eden çiçekler bal arılarını şikayet etmeye başlamışlardı.
“Ne yapıyorsun sen? Hem güneşimi engelliyorsun hem de nektar ve polenlerimi topluyorsun.” diye bal arısına çıkışmıştı çiçek.
“Ben kötü bir şey yapmıyorum ki. Tek amacım, kovanlarımdaki petekleri balla doldurmaktır.” diye çiçeğe karşılık vermişti bal arısı.
“Olsun! Bunun için benden izin aldın mı ki? Benim olanı benden almak için izin alman gerekmez miydi sence?” demişti çiçek.
Bal arısı boynunu büktü ve biraz da mahcup olmuş bir şekilde: “Haklısın! Ben büyük bir hata ettim.” dedi ve oradan uzaklaşıp gitmişti.
Çiçek bal arısını kırdığını pek fark etmemişti ve o anın tadını çıkara çıkara güneşlenmeye devam etmişti. Aradan günler geçmişti. Günler haftalara dönüşmüştü. Fakat ne gelen olmuştu ne de giden. Çiçek adeta bir yalnızlığın ortasında kalakalmıştı. Sanki bal arıları çekip gidince herkes çekip de gitmişti. Çiçek bu kadar yalnızlığa alışkın değildi ve yola koyulup bal arısını bulma gitmişti.
Çiçek günlerce dağ bayır demeden yürümüştü alabildiğince. Narin yapısı bu sarp yolları tırmanmaya pek müsait olmasa da geri dönmeyi aklının ucundan geçirmemişti hiç. Kafasına koyduğunu yapardı ve çıkmış olduğu bu yolun sonunda ne yapıp edip bal arısını bulacaktı. Biraz daha ilerledikten sonra kovanlar bulmuştu. Şimdi sıra bal arısını bulmaya gelmişti. Etrafta kimsecikler yoktu. Seslenmeye başladı: “Kimse yok mu?”
Kovanın içinde sessizce oturan bal arısı bu sesi tanımıştı. Ama tam olarak emin olamadı: “Hayal gördüm sanırım.” diyerek pek önemsemedi.
Çiçek yine seslenmişti: “Kimse yok mu?”
Bal arısı yine aynı sesi duyduğu sırada bunun bir hayal olmadığını anlamıştı ve hemen kovanın dışına çıkmıştı. Karşısında çiçek belirmişti ve gördüklerine inanamamıştı: “Ama bu nasıl olur?”
“Oldu işte! Ben geldim.”
“Hoş geldin!” diye karşılık vermişti bal arısı.
O günden sonra çiçek ve bal arısı çok iyi birer arkadaş olmuştu ve böylece bal arısının tek amacı olan kovandaki peteklerin hepsi balla dolmuştu.
Daha Fazla Masal Okumak İçin Çocuk Masalları ve Hikayeleri Kategorimizi Ziyaret Edebilirsiniz.